Lee Gon kendi neslinin üçüncü Kore imparatoru. Vatandaşları onu mükemmel bir lider olarak görmektedir. Ancak bu kusursuz görünümün ardında derin bir yara gizlidir. Sekiz yaşındayken, babası bir darbenin ardından gözlerinin önünde öldürülmüştür. Bugün, evlatlık görevine saygı duymak yerine, üniversite konferanslarına katılmak için saraydan kaçmayı tercih ediyor. Kaçışlarından biri sırasında, suçluları yenmek ve aynı zamanda iki dünya arasındaki kapıyı kapatmak için birlikte çalıştığı bir müfettiş olan Jeong Tae Eul ile tanıştığı paralel bir dünyaya sürüklendiğini görür.

Kral Jeong Jo’nun hükümdarlığı sırasında Joseon Hanedanlığı’nda geçen bu dövüş sanatları füzyonu sageuk, Veliaht Prens Sa Do’nun komplosunu içeren olaylar etrafında şekilleniyor. Savaşçı Baek Dong Soo, Joseon’da bir dövüş sanatları rehberi yaratan gerçek hayattaki bir efsaneydi. Kral Jeong Jo’yu savunan grubu, Kralı öldürmeyi planlayan gizemli bir suikastçı örgütüyle karşı karşıya gelir.

Cengiz Han, Doğu Asya ve Doğu Avrupa’da geniş bölgelere yayılan bir imparatorluk kurdu. Ve Cengiz Han’ın kurduğu Yuan Hanedanlığı’nda 37 yıl boyunca muazzam bir güce sahip olan bir kadın vardı. Bu kadın ne Moğol kökenliydi ne de Han Çinlilerinden. Uzak Doğu’da küçük bir krallık olan Goryeo’dan geliyordu. Bir Gungnyeo (saray kadını) olarak kendi isteği dışında Moğollara götürüldü ama bir şekilde düşük statüsünün üstesinden gelerek başka bir ülkedeki son imparatoriçe oldu. Adı İmparatoriçe Ki’ydi.

Lee In bir prenstir. Ağabeyi, ona çok değer veren Kral Lee Sun'dır. Ağabeyine sadakat yemini eden Lee In, Qing Hanedanlığı tarafından rehin alınır. Kral Lee Sun kısa süre sonra küçük kardeşinin sadakatini ihanet olarak görür ve ondan nefret etmeye başlar. Lee In bu yüzden derin duygusal acılar çeker. Lee In daha sonra onun oyunlarına bahis oynayan bilinmeyen bir baduk oyuncusuyla tanışır. Baduk oyuncusundan tamamen etkilenir. Koşullar sayesinde Lee In kral olur. En yüksek pozisyona sahiptir ve güçlü bir kişidir, ancak içten içe üzgün ve zayıftır. Kang Hee Soo bilinmeyen bir baduk oyuncusu olarak ün kazanırken Prens Lee In ile tanışır ve ona aşık olur. Kaderin bir cilvesi sonucu casus olur. İntikamını almak için Kral Lee In'e yaklaşır.Güney Kore Dizileri İzle denildiğinde akla gelen ilk adres Animiya.tv İyi seyirler diler.

Joseon Dönemi’nde geçen The Matchmakers dizisinde hikaye şöyle gelişiyor.Prensesin aşık olduğu genç Shim Jung Woo, tam prensesle evlenecekken prenses ölür.Bunun üzerine Shim Jung Woo, ülkedeki tüm evlilikleri geçersiz sayar ve insanlara yardım etmek için çöpçatanlık işine yönelir.

Tarihte sadece birkaç Hwarang’ın ismi kayıtlıdır. Bugünlerde pek çok insan Hwarangları gerçekten bilmiyor. Nasıl başladılar? Güzel görünümlü genç adamlar nasıl oldu da eski Kore’nin Üç Krallığını birleştirmenin merkezinde yer aldılar? Bu sayısız sorunun cevabını bulmak için sabırsızlanıyoruz. Gelin, 6. yüzyılda Silla’daki gençler için hayatın nasıl olduğunu hayal edelim. Size onların dostlukları ve aşkları hakkında bir hikaye anlatalım.

Bir sevgilinin ihanetinden sonra kadim ejderha Tian Yao kendini ağır yaralı ve kalbi kırık halde buldu. Sevdiği kadın, ejderha kemiklerini çıkarıp dört bir yana mühürleyerek ona ihanet etti. Sadece şans eseri ruhu kaçtı. Şimdi yeniden doğmuş, kayıp kemiklerini geri alırken onu korumaya yemin eden Yan Hui ile karşılaşır. Gölde bir fok balığı keşfeden Tian Yao, eline geçen fırsatı değerlendiriyor. Yan Hui ile tanıştıktan sonra Tian Yao, o mührü kırabilecek bir ejderhaya sahip olduğunu bilerek umutlandı. Tian Yao, çalınan vücut parçalarını geri almak için Yan Hui’yi kullanır. Yan Hui daha sonra kaçışını ancak başarısız olmak için planlar. Şaşırtıcı bir şekilde, ilişkilerinin […]

Jeon Nok Du, babası ve ağabeyiyle birlikte bir adada yaşamaktadır. Zeki ve iyi bir kılıç ustasıdır. Küçüklüğünden beri babası okumasına veya anakaraya gitmesine izin vermemiştir. Bir gün babası ve ağabeyi bir grup kadın suikastçı tarafından saldırıya uğrar. Jeon Nok Du, suikastçılardan birini başkente kadar kovalar. Bu sırada Jeon Nok Du, Dong Dong Ju ile tanışır. Okuyla Kralı vurmak ister ama Jeon Nok Du onu beladan kurtarır. Bu arada, Jeon Nok Du'nun peşine düştüğü suikastçı dul bir köye gider. Jeon Nok Du, ailesinin kim ve neden saldırıya uğradığını öğrenmek için kadın kılığına girer ve dul kadının köyüne girer. Orada Dong Dong Ju ile tekrar karşılaşır. O bir gisaeng olmak için çıraklık yapmaktadır.

Ming Hanedanlığı’nın Wan Li Dönemi’nin 37. yılında Jiangnan İlçesi ilçe merkezinde art arda cinayetler yaşandı. Ölenlerin kimlikleri farklıydı ve birbiriyle ilgisizdi. Cesetler tuhaf pozlarla dizilmişti ve her vakada olay yerine bir cümle bırakılmıştı. İlk kurbanın çırağı olan Xiaohu Kuaiqu Sanren, soruşturma başlatmak için arkadaşlarıyla işbirliği yaptı. Soruşturmanın derinleştirilmesiyle birlikte üç din ve dokuz akım, her renkten yerel çiftçi, işçi ve tüccarlar birbiri ardına ortaya çıktı. Sisin ortasında on yıl öncesine ait eski bir vaka ortaya çıktı. Katil kimdi ve hangi amaçla?

Joseon Veliaht Prensi Lee Yul, kraliyet sarayı soylularının çoğunu göz ardı eden bir mükemmeliyetçidir. Soğuk ve talepkar tavrı, köklü yalnızlığını maskeliyor. Evlenme çağındaki Kore vatandaşlarının 28 yaşından önce evlenmeleri gerektiğini belirten bir yasayı çıkarır. Hong Shim, kendisini ve babasını geçindiren güçlü, zeki bir kadındır. Veliaht Prens Lee Yul, hayatına kast edilen bir girişimin ardından ağır şekilde yaralanır ve kendisini Hong ailesinin bakımı altında bulur. Geçici bir hafıza kaybı yaşıyor ve artık kimliğinin farkında değil, sıradan biri olarak istediği gibi dolaşmakta özgür. Kendisi tarafından kabul edilen yasa nedeniyle, artık köyündeki en yaşlı bekar kadın olan Hong Shim'in evlenmesi gerekiyor, aksi takdirde yetkililer tarafından cezalandırılacak. Lee Yul, Hong Shim'e evlenmeleri gerektiğini teklif eder. Gelişmekte olan aşkları, Lee Yul'un hafızası tamamen sağlam olan nihai iyileşmesine dayanabilecek mi?

Goryeo döneminin sonundan Joseon dönemine kadar geçen bir dönemde geçiyor. İki arkadaş, “ülkem” konusundaki fikir ayrılıklarından dolayı birbirlerine kılıç doğrulturlar. Seo Hwi bir savaşçıdır. Babası Seo Geom ünlü bir komutandır. Seo Hwi adaletsizlik söz konusu olduğunda taviz vermez. Hayatı cehennem gibi bir varoluşa dönüşüyor ama hala bir gülümsemeye sahip. Nam Sun Ho akıllı ve yetenekli bir figür. Annesi en alt sınıfta doğduğu için Nam Sun Ho diğer insanlar tarafından küçümseniyor. Askerlik sınavını geçmek istiyor. Nam Sun Ho, babasının dahil olduğu bir yolsuzluk skandalı nedeniyle hayalini kaybeder. İşleri daha da kötüleştirerek bir yanlış anlaşılma nedeniyle Seo Hwi ile anlaşmazlığa düşer.

Hikaye 19. yüzyılın başlarında geçiyor. Goo Hae Ryung saray tarihçisi olmak için staj yapmaktadır. Ancak o dönemde kadınların tarihi kayıtlar yazması kabul edilebilir bir şey değildir. Konfüçyüsçü fikirlerin kök saldığı Joseon’da kendi kaderini yaratmak için her seferinde bir adım atar. Bir tarihçi olarak görevlerini yerine getirmek ve dünyaya herkesin eşit olduğunu kanıtlamak ister. Drama, kadın saray tarihçilerinin mücadelesinin yanı sıra, kendi sırrı olan Prens Yi Rim ile olan aşkını da anlatacak.

Daeho, geçmişte varolduğu bilinmeyen,haritalarda görünmeyen kurgusal bir ülkedir.Bu ülkede ölü insanların ruhları yeniden yaşama kavuşur.Alchemy of Souls, ölü insanların yeniden hayat bulması ile ruhları değiştiren bir büyü sebebiyle kaderleri çarpışan insanların yaşadığı hikayeyi konu ediyor.